top of page

Ön Çapraz Bağ Hakkında Neler Biliyorsunuz?

Ön Çapraz Bağ (ACL) nedir?

Her yaştan spor yapan insan sayısının hızla artması nedeniyle diz bağ yaralanma sıklığı da giderek artmaktadır. Diz ekleminin stabilitesini sağlayan 4 önemli bağdan biri ön çapraz bağ, anterior cruciate ligament, ACL’dir.

ACL uyluk kemiği (femur) ile bacak kemiğini (tibia) birbirine bağlar ve dizin ön, arka ve yanlara stabilitesini sağlar. Bacak kemiğinin uyluk kemiğine göre anormal bir şekilde öne doğru yer değiştirmesini engelleyen en önemli yapıdır. Ön çapraz bağın kopması dizde en sık görülen ciddi bağ yaralanmasıdır.


Ön Çapraz Bağ yaralanması nasıl olur?


Öncelikle bu yaralanmalar farklı nedenler sonucu gelişebilir. Örneğin hesapta olmayan bir travma sonrası, yanlış ayakkabı kullanımı veya bozuk bir zemin gibi çevresel faktörler yüzünden gelişebilir, veya altta yatan herhangi bir biyomekanik problem buna sebep olabilir.

ACL yaralanması genellikle sabit ayak üzerinde vücudun ani dönmesi sonucunda veya spor sırasında dize gelen bir darbeye bağlı gelişir. Yaralanma sırasında dizde bir kopma hissi, bazen pop sesi veya ani bir acı gelişir. Yaralanmayı takiben genellikle 1-2 saat içerisinde dizde gözle görülür bir ödem gelişir ve diz hareketlerinde ciddi ağrılar meydana gelmeye başlar.

ACL yaralanması dediğimizde aklınıza direk bağın tamamen koptuğu gelmesin. Bağın bir kısmı yırtılmış olsa dahi bütünlüğünü koruyor olabilir. Hala fonksiyonunu devam ettirebildiği için şanslısınız demektir.


Ön Çapraz Bağ yaralanmasında tanı nasıl konulur?


Hastaya doktor tarafından detaylı bir diz muayenesi yapılır. Değerlendirme esnasında genellikle Lachman, Ön Çekmece ve Pivot-Shift testleri uygulanır. Detaylı bir fizik muayene ile %90 tanı konulabiliyor olsa da kesin tanı için görüntüleme yöntemlerinden MR doktorlar tarafından sıkça tercih edilir.


Cerrahi müdahale şart mı ?


Aslında bu en önemli sorulardan bir tanesi. Son yapılan araştırmalar sonucu ACL’nin tamamının koptuğu bireylerde bile konservatif tedavi ile spora dönüş sağlanabilmektedir.

Burada önemli olan yaptığınız spor ve seviyenizdir. Bu aşamada karar sizde ve hekiminizdedir.

Eğer futbol, basketbol, amerikan futbolu, dans gibi dizinizi zorlayıcı hareketler içeren sporlarla uğraşıyorsanız cerrahi müdahale hala en iyi çözüm olarak görünmektedir.

Ancak sporu profesyonel seviyede yapmıyorsanız, yaptığınız spor koşu, yüzme, bisiklet gibi ani dönüşler sıçramalar içermiyorsa iyi bir rehabilitasyon programı ve iyileşme süreci ile yaptığınız spora geri dönebilirsiniz.


Ön Çapraz Bağ yaralanması nasıl önlenir?


Bağınızda daha önce geçirmiş olduğunuz bir yaralanma varsa ve bağınızın zarar görmesinden korkuyorsanız diz çevrenizi biran önce kuvvetlendirmeniz gerekmektedir.

Yapılan araştırmalar hamstring (arka adale) kas aktivasyonun 0.03 sn gecikmesinin ön çapraz bağ yaralanmasına sebebiyet verdiğini açıklamıştır. Bu demek oluyor ki dizin ve ACL’nin agonist kaslarından hamstring ve gastrocnemius gibi önemli kasları kuvvetlendirmek, ACL’nin görevine destek sağlamaktadır.

Bunun yanı sıra fizyoterapistler tarafından yapılan postür (duruş) ve fonksiyonel hareketlerin incelemesinde görülen deformiteler düzeltilirse yaralanma riski büyük oranda azaltılabilir. Ayrıca bantlama bandajlama gibi dizi destekleyen çözümlere başvurulabilir.

Unutmayın ki ne kadar çok önlem alsanız da dış etmenleri hiçbir zaman sıfırlayamazsınız. Yapabileceğiniz en doğru şey risk faktörlerini belirleyip, riski minimuma indirebilmek konusunda profesyonellerden destek almaktır.


Ön Çapraz Bağ (ACL) cerrahi öncesi yapılması gerekenler?


Cerrahi öncesi rehabilitasyon ile ameliyata hazırlanan kişilerin ameliyat sonrası süreçleri daha kolay ve hızlı ilerler.

Cerrahi öncesi rehabilitasyonun amaçları arasında;

Dizin tam ekstansiyon açısını kazanmak,

Quadriseps kas kuvvetini kazanmak,

Hamstring kas kuvvetini kazanmak,

Hamstring/Quadriceps kas oranını arttırmak

Sağlam bacak ile %20 den daha az fark olmasını sağlamak,

Operasyon öncesi koltuk değnekleriyle yürüme eğitimi ve postoperatif egzersiz temel eğitimi vermek, Fasyanın gerginliğini azaltmak, hareketini sağlamak ve cerrahi sonrası iyileşmeyi kolaylaştırmaktır.

Aynı zamanda kişiye psikolojik olarak da destek vermek amaçlanır.

Ameliyat öncesi fizyoterapi ve rehabilitasyon, hızlı iyileşme ve spora dönüş için vazgeçilmezdir.


Ön Çapraz Bağ yaralanmasının cerrahi aşamaları?


Semptomatik instabilitesi olan veya yüksek riskli aktivitelerde rekabet etme arzusu olan ve ACL yaralanması geçiren hastalarda cerrahi önerilebilir. Hekimler tarafından kopan ligament yerine arka adale grubu olan hamstring veya patellar tendondan uygun olanı seçilerek bağın yerine konacak grefte karar verilir.

Burada gözden kaçırmamamız gereken konu, bağ için kullanılacak greft alınan yerde oluşan boşluk bir nevi kas yırtığıdır. Rehabilitasyonda tamir edilen bağ ile beraber, greft olarak alınan kas dokusunun tedavisi de önem taşır.

Yaralanmış ACL’nin yerine konan hamstring veya patellar tendon greftinin fizyolojik iyileşme süreci ve ligamente dönüşümünü içeren bir süreç takip eder. Greftin en zayıf olduğu ve yeniden kanlanmanın başladığı dikkat edilmesi gereken dönem, cerrahi sonrası ilk 8 haftadır. Greftin iyileşme süreci ise 1 yıla kadar devam etmektedir. Bu da bize cerrahi ile birlikte fizyolojik iyileşmeye de saygı göstermemiz gerektiğini hatırlatıyor.


Ön Çapraz Bağ cerrahi sonrası rehabilitasyon programı nasıl olmalıdır?


Cerrahiden sonra doktor kontrolünde fizyoterapist tarafından belirlenen kişiye ve cerrahiye özel rehabilitasyon planını uygulayarak bir an önce fakat koruyucu bir program ile spora dönme amaçlanır.

Fizyoterapistler olarak fizyolojik, biyolojik, mental ve ruhsal açıdan zor bir dönem geçiren sporcularımızı normal yaşamlarına geri döndürmeyi hedefleriz.

Son yıllarda yapılan çalışmalar neticesinde ACL cerrahisi geçiren sporcunun sahaya dönüş süresi 9 ay ile 24 ay arasında değişmektedir. Cerrahi rehabilitasyon planının sadece% 50’sidir ve dizin yalnızca mekanik ve anatomik stabilitesini sağlar.

Cerrahi operasyon, dizdeki fonksiyonel kayıpları geri getirmez.

Yaralanma sonrası dizde gelişen fonksiyonel kayıplardan bazıları birincil yaralanmadan önce mevcut olabilir, örneğin dinamik diz valgus artışı, zayıf gövde kontrolü, Hamstring/Quadriceps oranının azalması gibi.

Kaliteli bir rehabilitasyon süreci sonrası düzenli sıçrama, iniş, çeviklik eğitimi içeren antrenmanların devamlılığı ve hastanın kuvvet, sıçrama, çeviklik vb performansa yönelik testlerde sağlam taraf ile simetriyi yakalaması, yeni bir ACL hasarı olasılığını önemli ölçüde azaltmış olacaktır.

Spora geri dönüş için gerekli fiziksel uygunluk testlerinin hemen hemen hepsinde yaralanan bacak/sağlam bacak oranının minimum %90, mümkünse %100 olmasını hedefliyoruz. Spora döndükten sonra, yeniden gelişebilecek ACL yaralanma riskini azaltmak için haftada en az 2 kez ACL yaralanma önleyici, koruyucu fizyoterapi programlarına (yani PEP, FIFA 11, KNEE) önem vermelidir.


Yazan: İhsan Taha TORĞUT











KAYNAKÇA

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page